31 Mayıs 2008 Cumartesi

AH KUTUP TİLKİSİ AH


Az önce Kutup Tilkisi'ni okurken o güne gittim ve yine ağlamaklı oldum sinirden.
Bir yaz günü geldi bu iş başıma sabah oğlum ben uyurken yatağımıza gelmiş benim uyanmamı beklerken de dergilerini koyduğu bir dosyayı yanında getirmiş yatağımda ona bakıyor..Ben onu öpe okşaya uyandım fakat o sırada bacağında köpeğimiz JD'den tanıdığım bir mahlukatı görmemle sıçrayarak yataktan fırlamam bir oldu."Bu ne?"demeye kalmadan dergilerin üzerinde bir-iki derken bir sürü pire.Oğlanda sadece külot vardı.Çişim geldi deyince tuvalete götürüp külodunu indirmemle çıtırının arasında ve külodun dikiş yerinde de görünce o asalağı çığlıkları attım tabii.Çocuk ne olduğunu anlayamadı garibim pire falan dedim öldürüp gösterdim."hayır anne o karınca salonda da bir sürü var"dediğinde kan beynime sıçradı.Çocuk haklı ,salonda parkenin üzerinde bir bulut halindeler.Daha önce elbet pire gördüm fakat birgün içinde taş çatlasın üç beş tane bir ordu değil yani..Hemen kahvaltıdan falan vazgeçip kayınvalideyi aradım ve oğlanı ona bırakarak ilk gördüğüm ilaçlama firmasına daldım.Adama derdimi anlatırken ağlama krizine girdim.Çünkü böyle birşey olamazdı en azından benim evimde olamazdı.Ben evimi çamaşır sularıyla yıkayan yerde saç görsem evi kırklayan temizlik yapmaktan elleri yara olan titiz insandım..benim evimde olamazdı.Adam tam saat verecekti ki kıyametler kopararak "Ya şimdi gelin ya da ben evi ateşe vereceğim"dedim.Sağolsun gelen adam gayet titiz bir şekilde çamaşır çekmecelerimizin içine kadar ilaçladı.Biraz rahatladım.Fakat internetten ve Kutup Tilkisi'nden öğrendiklerim içime kurt düşürdü.15 gün kuluçka süresi varmış ve ilaç yumurtalara etki etmiyormuş.Neyse bu arada ev de temizlendikten sonra İstanbul'dan çocukları da olan arkadaşlarımız bize yatıya geldiler tabii başımıza gelenleri biliyorlardı.Aradan iki-üç gün geçmişti ki küçük kızları yanlışlıkla bir bardak kırdı.Yerde kırıkları toplarken arkadaşımla o tanıdık canlıyla karşılaştık ikimiz de.Biraz alaylı biraz da korkarak"seninkiler özlemiş herhalde bak geri gelmişler"demez mi...Ben cinnet geçireceğimi falan sandım..Onlar apar topar evlerine dönünce artık yöneticiye haber verme gereği duydum.Meğersem giriş kattakiler ve benim altımdaki daire de aynı dertten muzdaripmiş fakat herkes söylemeye utanıyormuş.Yönetici hemen firmayı arayıp bütün apartmanı ilaçlamaya aldı..Öyle ya lokal midahale işe yaramıyor.O manzarayı unutamıyorum,gelen adamın üzerinde açık renk bir pantolon bahçede ilaç yaparken hepsi ışığa koşan pervane gibi adamın paçalarını sardılar(şu dakikada kaşınmaktan kafa derim yüzülüyor bunları anlatırken)
Biz pirelerden kurtulduk..Ama fazla da uzun sürmedi o evi terk etmemiz.Bir iki ay önce iş yerinde adliyeden dosya gelince beni bir kaşıma tuttu."Alla allaaaa"derken arkadaşım aklınca beni rahatlattı"yok yok bişey olmaz dosyalarla gelen toz PİRE sidir"demesin mi...............................

2 yorum:

Yesim dedi ki...

SMGOON!!!!
Ben de senin yazini okurken kasindim ve hala da kasiniyorum. Yuzum gozum pire doluymus gibi. Ay! butun vucudumu sardilar. Zavalli cocugun kiloduna kadar mi girmis pislikler?

Ece dedi ki...

Ha-ha-ha-ha...
Canım yaa..öldürttün demek hepsini.
Kaatilllll !!
Şaka bir yana,az musibet hayvan değil onlar.Keneyi tercih ederim.Durduğu yerde durmayı biliyor hiçdeğilse:)