16 Eylül 2008 Salı

DAHA YOLUN BAŞINDAYIZ

Bugün sesli düşünerek sordum” çok mu uzun süre evde oturdum acaba?”diye çünkü kendimi çok yorgun hissediyorum.Çato atladı hemen “yaşlanmış olamaz mısın?”diye..halt etmişsin sen onu ihtiyar.Yaşlanmadım tabii ki sadece aynı anda dört beş konuyu düşünmek hatta araya ileriye dönük planlar sıkıştırmak benim kapasitemi aşıyor ama yine de yapmaya çalışıyorum.Ne de olsa uzunca bir süre beynim sadece sabah kalktıktan sonra evin hangi köşelerini kazısam da oyalansam ya da oğlana ne pişirsem de mızıklanmadan yese diye düşünmekle yetindi.Şimdiyse bırak bugünü düşünmek; yarını ,bir hafta sonrasını hatta bir-iki sene sonrasını düşünmekten aynı zamanda da günlük yapmam gereken işlere dikkat sarf etmekten beyincağızım error veriyor.
Şikayetçi değilim sadece “vazgeçtim” demekten korkuyorum. Pes edeceğim günün gelmesinden korkuyorum. Oysa bir şeyleri başardıkça hele bir de takdir gördükçe çıtayı daha da yükseltiyorum kendi çapımda.Kendi kendime daha fazla söz veriyorum.Önce vücut sağlığım sonra da akıl sağlığım yerinde olursa yine de yapacağım,kararlıyım ama o kadar sabırsızım ki yeni bir hedef koyunca kendime önce ona ulaşmak istiyorum ama başladığı işi bitirmeden yenisine geçemeyenlerdenim.Sonucunu görmeli alkışları duymalıyım.
Uzunca bir süredir , iş yerinde patronların gözünde farklı bir yer edindiğimin farkındayım(birçok şeye dayanma sebebim de bu ) benim için farklı planları olduğu çeşitli güvenilir kaynaklardan kulağıma geliyordu.Bugün konuyu görüşmek üzere ilk daveti aldım en tepeden.Önce eski çalışanlardan örnekler vererek bir girizgah yaptı.Sonra çalışanların bana davranışlarını çok beğendiğini bu saygıyı onlarda uyandırmış olmamın sadece benim kişiliğimle alakalı olduğunu ahlaki ve kültürel olarak diğerlerinden nasıl sıyrıldığımı falan söyledi ayarında(yani beni şımartmadan)…İçimden o anda evde attığım kahkahalardan birini atmak geldi (konuşmayı derhal sonlandırmasın diye kendimi tuttum:) Ve beni genel koordinatör yapmak istediklerini bunun ailenin ve çalışan belli başlı avukatların ortak fikri olduğunu söyledi.Sadece yedi aylık bir eleman için beklenmedik iltifatlardı tabii ki..
O anda içimden “Lütfen arayıp benim hakkımdaki düşüncelerinizi babama da söyler misiniz?”demek geldi. O dakikada benim duyduğum gururu babamın da duymasını istedim.Biliyorum babam Magissa ve benimle zaten gurur duyuyor ama sadece evlat olarak değil (küçük çaplı da olsa) iş kadını olarak patronumun/larımın benimle ilgili düşüncelerini de bilsin istedim.Gözden uzakta bir haltlara kalkışıp “bak ben şunu yaptım”demek değil..Yaptıklarımın / verdiklerinizin filizlerini görmenizi istiyorum.Bütün telaşım bu yüzden.Lütfen bu meyveleri toplayana kadar sabret olur mu ?

4 yorum:

Ece dedi ki...

İki gündür malûm durumlardan giremedim internete.Şu saatte açtım ki, senin adın üste çıkmış(sağ tarafta).Nihayet güncellenmiş dedim.
Okudum,gururlandım.Yarın sabah babana da okumak istiyorum.
O da benim gibi gurur duyacak eminim.
Yazının sonu..Üzdü doğal olarak..
Merak etme kuşum..Bekliyor..sabırlı ve azimli..Daha Magissa'dan da dede olmak var sırada hem..
Seni seviyoruz

hayal dedi ki...

Ne güzel yazmışsınız.. Son kısmında çok duygulandım okurken

Yesim dedi ki...

Kutlarim, cok sevindim. Bu kadar beklemeye degmis demek ki. Iste bu.

SMGOON dedi ki...

Sevgili Hayal hoşgeldiniz.İlk ve tek misafirim.
Annem ve canım kuzen hem iyi hem kötü haber var:Kötü haber sınıfta kaldım,iyi haber bekleyecek eli mahkum.Yeter ki o beklesin ben on sene daha uzatırım dert değil.