21 Temmuz 2008 Pazartesi

YORGUNUM

Gerçekten çok yorgunum,Fiziken değil ama ruhen o kadar yorgunum ki bazen başım vücuduma ağır geliyor.Bundan sadece altı ay öncesine kadar dua ediyordum hafta on gün olsun ve ben on gün de çalışayım diye.Çalışmaktan şikayetçi değilim aksine tam bana göre olduğunu düşündüğüm için neredeyse karın tokluğuna da olsa çok severek yapıyorum işimi.Oğlumdan uzak kalma pahasına,babama söz verdiğim halde ders çalışamama pahasına hala herkesten önce gidip herkesten sonra çıkıyorum işyerinden.Ama nedense evde oturduğum zamanlarda dert olmayan şeyler büyük mesele oluyor gözümde.Aramam gereken arkadaşlar,akrabalar,yardım etmem gereken dört ayakları güzel suratlılar…ve ben hiçbirine zaman ayıramıyorum.Halbuki işe girdiğim zaman bunların daha kolay olacağını sanmıştım.
Bir de çalıştığım yerdeki kızlara bakıyorum(gerçi neredeyse hepsi bekar)ne kadar gamsızlar,rahatlar,hepsinin tek derdi ertesi gün ne giyecekleri ya da çıkışta nereye gidecekleri.Çıkışta beş dakika geç kalsam “amaaaaan sen mi kurtaracaksın burayı”diyorlar.Hayır elbette ben kurtarmayacağım orası ben olmasam da dönecek ama ben rahat yatamam ki ertesi güne sarkmış işlerle.Her işimi “bana bir şey olursa arkamdan gelen ne yapacağını bilsin”düşüncesiyle temiz bırakmazsam uyuyamam ben.
İster batsın ister çıksın ben arkamı derli toplu bırakayım da..Ece’nin kızı olduğumu göstereyim de gerisi önemli değil

1 yorum:

Ece dedi ki...

İŞTE BENİM KIZIMMM....
Doğru yoldasın bir tanem..
Ama şunu da sakın unutma; bir iş yerinde başkalarının tembellikten dolayı yapmadıklarını da sırf iş bitsin diye sen üstlenme. Herkes kendi üzerine düşeni yapmalı.Aksi takdirde çok istismar edilirsin.
Sevgiler